Harrison Assessments ile Bağlılığın Gerçek Nedenlerini Keşfedin

Birçok şirket, çalışan bağlılığını artırmak için çeşitli anketler, motivasyon etkinlikleri veya ödül sistemleri uygular. Ancak bu çabalar, çoğu zaman yalnızca yüzeyde kalır. Gerçek bağlılık, bir çalışanın işe olan motivasyonu, değerleri, beklentileri ve kurum kültürüyle olan uyumu arasında kurulan derin bir dengedir. İşte bu noktada, bağlılığın arkasındaki dinamikleri ölçebilen, bilimsel bir yaklaşım olan Harrison Assessments fark yaratır.

Bağlılık Nedir, Neden Ölçülmelidir?

Bağlılık, sadece “işte kalmak” anlamına gelmez. Gerçek bağlılık, çalışanın şirkete duygusal olarak yatırım yapması, kurumun hedeflerini benimsemesi ve kendi potansiyelini bu hedeflerle uyum içinde kullanmasıdır. Bir çalışan, neden şirkette kalmak istiyor? Veya neden ayrılmayı düşünüyor? Bu sorulara verilen dürüst ve veriye dayalı yanıtlar, kurumun sürdürülebilir başarısında belirleyici olur. Çalışan bağlılığı değerlendirmesi, yalnızca İK departmanının değil, üst yönetimin de stratejik bir aracı haline gelmiştir. Çünkü bağlılık; verimlilik, müşteri memnuniyeti ve marka itibarıyla doğrudan bağlantılıdır.

Harrison Assessments Yaklaşımı: Kişilikten Daha Fazlası

Harrison Assessments, klasik kişilik testlerinin ötesine geçerek, “işte davranışsal tercihlerinizi” analiz eder. Yani yalnızca kim olduğunuzu değil, iş ortamında nasıl davrandığınızı, sizi neyin motive ettiğini ve hangi koşulların stres veya memnuniyetsizlik yarattığını ortaya koyar. Bu sistemin temelinde Enjoyment-Performance Theory (Zevk ve Performans Teorisi) bulunur. Kısaca: İnsanlar, sevdikleri şeylerde daha başarılı olur. Harrison modeli, bireyin hangi görevleri, sorumlulukları ve iş ortamlarını gerçekten “sevdiğini” ölçer. Bu da, çalışanın yalnızca yetkin değil, aynı zamanda mutlu olduğu bir rolde konumlanmasını sağlar.

Bağlılığın Gerçek Nedenlerini Görünür Kılmak

Harrison’ın Engagement & Retention Analysis raporu, çalışanların şirkete olan bağlılığını etkileyen 8 temel faktörü değerlendirir. Bu faktörler; tanınma ihtiyacı, gelişim fırsatları, iş-yaşam dengesi, liderlik tarzı, güven ortamı ve adalet algısı gibi temel unsurları içerir. Bu analiz, yalnızca mevcut durumu tespit etmez; aynı zamanda hangi alanlarda iyileştirme yapılması gerektiğini de net biçimde gösterir. Örneğin, yüksek performans gösteren bir çalışanınız aslında kurum değerleriyle tam örtüşmüyor olabilir. Ya da düşük motivasyonlu görünen bir ekip üyesi, yanlış pozisyonda yer aldığı için potansiyelini gösteremiyor olabilir. Harrison değerlendirmeleri, bu farkları somut verilerle ortaya çıkarır.

Kurum Kültürüne Uyum ve Kalıcılık Arasındaki Bağ

Çalışan kalıcılığı, yalnızca maaş veya yan haklarla değil; kişinin kurum kültürüyle olan “doğal uyumuyla” ilgilidir. Harrison Assessments, bireylerin değer sistemleriyle şirketin kültürel değerlerini eşleştirerek, “uyum potansiyelini” ölçer. Bu yaklaşım, hem işe alımda doğru kişiyi seçmeyi kolaylaştırır hem de mevcut çalışanların elde tutulmasını sağlar.

E&E Group ile Harrison Assessments Uygulamaları

E&E Group olarak, Türkiye’de Harrison Assessments metodolojisini uzun yıllardır liderlik, bağlılık ve potansiyel değerlendirme süreçlerinde başarıyla uyguluyoruz. Amacımız, yalnızca bireysel verimliliği değil, kurumsal bağlılığı da güçlendiren bütünsel çözümler sunmaktır. Her değerlendirme sonucunda, kurumun özel dinamiklerine uygun, eyleme dönük bir gelişim planı hazırlanır.